‘Dünyada yaşıyorum’ diyen Gülçin Söğüt (43), bir bankada üst düzey yöneticilik yaparken işini ve yerleşik hayatını bir kenara bırakıp yola çıktı. İlk olarak dünya turuna sırt çantasıyla başlayan Gülçin Söğüt, bu zamana kadar toplam 100 ülke gezdi. Bir süre sonra gezilerine motosiklet üstünde devam eden Söğüt’ün çocukluk hayali de gerçek oldu. Geçtiğimiz yıl yakalandığı meme kanseri nedeniyle gezilerine bir süre ara veren Söğüt, yaklaşık bir yıl kemoterapi ve radyoterapi tedavisi gördü. Hastalığı atlatan motosiklet gezgini Gülçin Söğüt, meme kanserinde farkındalık yaratmak için eşi Hollandalı Ferry Schouten ile birlikte İstanbul’dan yola çıktı. ‘Erken fark et sen kazan’ adındaki projenin amacı ise insanlara meme kanserinde erken teşhisi anlatmak. Çift, mayıs ayında başlattıkları gezilerini kasım ayında tamamlamayı planlıyor.
“MOTOSİKLET GEZGİNİ OLMAK HAYALİMDİ”
Motosiklet gezgini olmayı 13 yaşında kafasına koyduğunu anlatan Söğüt, “Tom Cruise’un meşhur filmi ‘Top Gun’ benim hayalim oldu. Orada bir sahne vardı. Gün batımında motosikletli bir sahne. O sahneden sonra ‘ben motosikletimle dünyayı gezmek istiyorum’ dedim. Bu hayalim 40 yaşıma kadar devam etti. Eşimle 40 yaşımda tanıştım. Dünya turuna sırt çantamla başladım eşimle birlikte yola motosikletle devam ettik. Eşim hayatında hiç motosiklete binmemişti, ilgisi yoktu. Biz sıfır tecrübe ile iki acemi Afrika’nın çöllerinde motosiklet sürdük” dedi.
“AFRİKA TURU SONRASI ÖĞRENDİM”
Afrika turu sonrası hastalığını öğrendiğini söyleyen Söğüt, yaşadığı zor günleri ve hastalığı atlatma sürecini şu sözlerle anlattı:
“İki yıldır motosikletle Afrika turundaydık. Hayalimiz, Sudan’dan Mısır’a geçip oradan Amerika’ya gitmekti. Mısır’a giriş yapamadık ve Türkiye’ye geldik. Bir bebek planımız vardı ve rutin kontrollere karar verdik. Kontrollerin sonucunda daha detaylı kontrolden geçmem gerektiği söylendi. Böyle söylenince işlerin yolunda gitmediğini fark ettim. Prof. Dr. Leyla Zer ile tanıştım. Leyla Hocamız ile birlikte bir sürece başladık. Davetsiz misafirim adını verdiğim kanser ile tanıştım. Uluslararası bir tümörüm var diyorum. Çünkü onunla birlikte de gezdim. Hastalığı gayet sakin bir şekilde karşıladım. Göğsümdeki tümörün yanında lenf nodüllerim kontrol edildi. Onların da sonucu pozitif çıkınca hastalık 2. evreye ulaştı. Ameliyattan çıktığımda 2. evre olduğunu öğrendim ve kemoterapi sürecim başladı. Süreci başarılı bir şekilde tamamladık. Son iki tedavim kaldı ve kendimi iyi hissediyorum.”
“ERKEN FARK ET, SEN KAZAN”
6 Mayıs’ta eşi Hollandalı Ferry Schouten ile birlikte İstanbul’dan yola çıkan Söğüt, kasım ayında gezisini tamamlamayı düşündüğünü belirtti. Söğüt proje hakkında ise şunları söyledi:
“Mayıs ayından bu yana eşimle yoldayım ve ‘erken fark et sen kazan’ adında bir proje başlattık. Türkiye’yi karış karış geziyoruz. Projemiz kasım ayına kadar devam edecek. Kadınlara rutin kontrollerine dikkat etmelerini ve muayene bilincini kazandırmak istiyoruz. Rutin kontroller önemli bir detay. Ben bunu bilmiyordum ve bilseydim nerede olursam olayım kontrollerimi yaptırırdım. Biz bununla ilgili olarak gezdiğimiz her şehirde mesajlar veriyoruz. 20 yaşınıza geldiğinizde kontrollerinizi kendiniz yapın diyoruz.”
“BEN MOTOSİKLETÇİYİM DİYE GELDİ”
Gülçin Söğüt’ün tedavisini gerçekleştiren Bahçeşehir Üniversite Hastanesi Medical Park Göztepe Genel Cerrahi Uzmanı ve Bahçeşehir Üniversitesi Tıp Fakültesi Genel Cerrahi Bölüm Başkanı Prof. Dr. Leyla Zer ise, “Gülçin Hanım ilginç bir hastaydı ve ‘ben motosikletçiyim’ diyerek bana geldi. Hiç böyle bir hastam olmamıştı. Özgür düşünceli ve gezgin birisiydi. ‘Hemen tedavimi halledeyim ve yola çıkacağım’ dedi. Sol memesinde bir tümör vardı. Gülçin Hanım, bu hastalığı pozitif karşıladı. Tümör gidecek ve ben yoluma devam edeceğim diyerek hastalığa karşı savaştı. Tedavimizde kendisine meme koruyucu cerrahi gerçekleştirdik, sonrasında kemoterapi ve radyoterapi tedavisi uyguladık. Gezilerine devam edecek” ifadelerini kullandı.
“20 YAŞ SONRASI MUAYENELERİNİZİ YAPIN”
Meme Kanseri Farkındalık Ayı kapsamında kadınlara uyarılarda bulunan Prof. Dr. Leyla Zer, kendi kendine muayenesine dikkat çekerek hastalık daha ele gelmeden düzenli mamografik taramalarını yaptırmaları gerektiğini söyledi. Prof. Dr. Leyla Zer, “Biz bu hastalığı mamografide yakalayabiliriz. Kanseri çok erken aşamada yakalarsak hayatımızda hiçbir değişiklik olmadan en minimal tedaviyi alarak normal hayatımıza devam edebiliriz. Bu yüzden 20 yaşından sonra her kadın kendi kendini muayene etmeli ve her ay adetin bitimindeki ilk hafta içerisinde kendi muayenelerini yapmalıdır. 40 yaşına gelmiş kadınlar mutlaka ilk mamografilerini çektirmelidir” dedi.