DHA’nın, Covid-19 salgını sonrası piyasa gelişmelerine ilişkin sorularını yanıtlayan Ahlatçı Yatırım Genel Müdür Yardımcısı Tonguç Erbaş, “Covid-19 salgını tüm dünyada uygulanan karatinalar ve sınırların kapanması ile ticaret hacminin azalmasına global büyüme beklentilerinin aşağı yönlü keskin yenilenmesine ve petrol, altın, borsa, tahvil gibi her türlü varlık fiyatının değer kaybetmesine neden oldu” dedi ve ekledi:
“Dünyada likiditeye ihtiyaç, borç yükünün, kredili ve kaldıraçlı işlemlerin yoğunluğu ve virüs salgınının ekonomileri yavaşlatması ile en yüksek seviyeye ulaştı ve bir süre dolara ve ABD tahvillerine talep oluştu. Son 2-3 gün içinde ise fiyatlarda ve varlık fiyatlarında yatay bir görüntü gözlemleniyor.”
SALGIN SONRASI YENİ DÖNEM
Covid-19 salgınına bağlı risklerin küresel düzeyde belirli ölçüde istikrar kazandığında, ‘düşük faiz ortamı ve son 12 yılda piyasaya verilen likiditeden yüksek bir ortam’ olacağına dikkat çeken Erbaş, salgın sonrası yeni dönemi şöyle tanımladı:
“Bu bağlamda yatırımların hisse senetleri ve altına yönelebileceğini düşünüyoruz. Altın tarafında ons altında yılsonuna kadar 1,700 dolar seviyesine doğru yükselişler gerçekleşebilir. Döviz tarafında ise aşağı yönlü hareketlerin sınırlı kalacağını enflasyon bazlı yükselişlerin biraz üzerinde, genel yılsonu kapanışının özellikle dolar/TL üzerinde gerçekleşebileceğini düşünüyoruz. Bu bağlamda Gram altın fiyatlarında da 305-360 lira seviyelerinin yıl içinde test edilme ihtimalinin yüksek olduğunu söyleyebiliriz.”
“EN MANTIKLISI GRAM ALTINA YATIRIM”
Covid-19 salgını sonrasında yerli yatırımcı için iki alternatifin öne çıktığını vurgulayan Erbaş, bu dönemin görünümünü de şöyle tanımladı:
“Birincisi; Borsa İstanbul Endeksi yılbaşından bugüne, 125 bin seviyelerinden 82 bin seviyelerine geri çekildiğini de göz önüne alarak, ciro ve kar marji yüksek virüs salgınından sınırlı etkilenmiş, fakat piyasa değerleri yarı yarıya gerilemiş halka açık şirketlerin hisse senetlerine yatırım.
“İkinci olarak, TL bazlı altına yatırım yapmak; geri çekilen altın fiyatlarında kademeli olarak
portföyünü veya yatırımını yüzde 30-40 oranda TL bazlı altın, geri kalan yüzde 50 hisse senedi ve diğer yüzde 10 gecelik veya kısa süreli mevduat olarak değerlendirilebilir.
“Döviz tarafında yükselişin sınırlı ve enflasyon bazlı olacağını düşündüğümüzden, global altın (ons altın) fiyatlarını da kapsayan gram altına yatırımın daha mantıklı olacağını düşünüyoruz.”
Altın ve dövizde fiyatların serbest piyasada ya da bankalararası piyasada belirlendiğine işaret eden Erbaş, “Fiziki olarak, özellikle altına erişimin sınırlı olması, zaman zaman alış satış arasındaki fiyat farkının normalin çok üzerine çıkmasına neden oluyor” diye uyardı.
Covid-19 salgını nedeniyle kuyumcuların altın tedariklerini açık olan toptancılardan sağlamayı sürdürdüklerine işaret eden Erbaş, “Ahlatcı Holding bünyesinde yer alan Türkiye’nin üç altın rafinerisinden biri ve Anadolu’da tek rafine olan Ahlatçı Altın rafinerisinden altın taleplerini karşılıyoruz; fakat fiziki dolaşımın azaldığını söyleyebiliriz” dedi.
Kuyumcuların, insanların evde kalması ile müşteri bazlı bir yavaşlama yaşadıklarını vurgulayan Erbaş, gibi altın tedarik etmekte de belirli kısıtlamalar ile, AVM içindekiler dahil dükkanların kapalı kaldığına dikkat çekti ve “Devlet istihdam ve işe devam konusunda destekleyici adımlar atıyor. Kuyumculara özel, KOBİ’lere sağlanan destek paketlerinden firma bazlı yararlanabilecekleri bir ortam oluşturulması düşünülebilir” şekinde konuştu.