Girişimcilik, inovasyon ve bilimsel araştırma kültürünün gelişmesine katkıda bulunmak amacıyla 4’üncü Uluslararası EMI Girişimcilik ve Sosyal Bilimler Kongresi gerçekleştirildi. Nişantaşı Üniversitesi ev sahipliğinde İstanbul Ticaret Odası, Kıbrıs Sosyal Bilimler Üniversitesi, İstanbul Ticaret Üniversitesi, Dhaka University, Bolu Abant İzzet Baysal Üniversitesi, University of Suffolk, American University of Central Asia ve Yessenov University destekleriyle 29-30 Kasım’da düzenlenen kongrede beşerî, sosyal ve kültürel sermayenin geliştirilmesi hedefleniyor.
230 AKADEMİK BİLDİRİ SUNULDU
Kongreye Nişantaşı Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Şenay Yalçın, Bolu Abant İzzet Baysal Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Mustafa Alişarlı, İstanbul Arel Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Ali Ergun Karacabey, İstanbul Esenyurt Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Sudi Apak, Kıbrıs Sosyal Bilimler Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Mustafa Tümer’in yanı sıra Türkiye ve KKTC başta olmak üzere Kanada, Katar, Birleşik Krallık, Azerbaycan, Kırgızistan, Kazakistan, Romanya, Bangladeş, Birleşik Arap Emirlikleri ve diğer ülkelerden üniversiteden birçok akademisyen katılım sağladı. Kongre kapsamında gerçekleştirilen 40 oturumda 230 akademik bildiri sunuldu.
“TOPLUMUN DEĞERLERİ GİRİŞİMCİLİKTE TUTUMLARI BELİRLİYOR”
Girişimcilik ile disiplinlerarası çalışmalar arasında sıkı bir ilişki olduğunu vurgulayan Nişantaşı Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Şenay Yalçın, “Ekonomi, işletme, yönetim, finans, eğitim, sosyoloji, antropoloji, psikoloji ve seçilen girişimcilik alanına ait mevcut ekosistem, girişimcilik ve inovasyon süreçlerinde etkili olmaktadır. Bu nedenlerden dolayı bazı toplumlar girişimcilik alanında diğerlerinden daha yüksek performans göstermektedirler. Sosyal bilimcilerin yapmış olduğu araştırmalar bu konuda toplumların sahip olduğu kültürün önemli role sahip olduğunu ortaya koymaktadır. Çünkü bir toplumun sahip olduğu değer ve zihniyet ölçüleri o toplumun her alanda olduğu gibi girişimcilik konusunda da tutum ve davranışlarını belirlemektedir. Yani diyebiliriz ki topluma ait kültürel kodlar ve veriler girişimcilikte ve inovasyonda küçümsenmeyecek ölçüde dikkate alınması gereken unsurlardır” ifadelerini kullandı.
Prof. Dr. Şenay Yalçın sözlerini şöyle sürdürdü:
“Bilindiği üzere, 2000’lerin başında Avrupa Birliği çalışmalarına ve gelecek 10 yıllık iktisadi kalkınma planlarına dâhil edilerek bugünkü önemine kavuşan ‘girişimcilik’ günümüz ekonomi modellerinde sürdürülebilirlik prensipleri açısından büyük paya sahiptir. Kongremizde girişimciliğin sosyal boyutlarının saygın bilim insanlarınca tartışılması beşeri, kültürel ve sosyal sermaye gelişimine önemli katkılar sağlayacaktır. Son yıllarda girişimcilik faaliyetleri üzerinden oluşturulan yeni sermaye gruplarının bölgesel ve uluslararası alanda yarattığı etki bunun kanıtı niteliğindedir.”