Türkiye Cumhuriyeti Merkez Bankası (TCMB), cari işlemler hesabı ağustos ayında 2,6 milyar dolar fazla verdi. 12 aylık dönemde cari fazla 5,1 milyar dolar olurken; Ocak-Ağustos döneminde bu rakam 1 milyar dolar cari fazla olarak gerçekleşti. Ağustos ayına ilişkin ödemeler dengesi verilerini değerlendiren Altınbaş Üniversitesi İktisadi İdari ve Sosyal Bilimler Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Berrin Ceylan Ataman, “Bu oldukça dikkat çekici bir seviye” dedi.
Cari İşlemler Hesabı’nın arka planını daha iyi anlayabilmek için bunun kaynaklarına bakmak gerektiğini ifade eden Prof. Dr. Berrin Ataman şöyle konuştu:
“Öncelikle hizmetler dengesi kaynaklı net girişlerin arttığını görüyoruz. Bu kalem 848 milyon dolar artışla 5 milyar 216 milyon dolara yükselmiş. Net girişler dediğimiz de, ülkeye yapılan turistik seyahatler, yurt dışına sağlanan ulaşım, haberleşme, inşaat ve kültürel hizmetleri anlıyoruz.”
GELEN İŞÇİ DÖVİZLERİ YÜKSELDİ
Prof. Dr. Berrin Ceylan Ataman, hizmetler dengesindeki rakamların yanı sıra, ikincil gelir dengesi kaynaklı net girişlerin 73 milyon dolar artışla 100 milyon dolara yükselmesinin de cari fazla oluşumunda etkili olduğunu vurguladı. Ataman, bunların da işçi dövizleri, doğrudan transferler, doğrudan yabancı yardımlar ve banka kredileri gibi kalemlerden oluştuğunu anlattı.
DIŞ TİCARET AÇIĞINA DİKKAT
Cari işlemler dengesine ilişkin kırılganlıklara da dikkat çeken Prof. Dr Berrin Ceylan Ataman, “Dış ticaret açığı kalemindeki değişiklik dikkat çekici. Ağustos ayı dış ticaret açığı bir önceki yılın aynı ayına göre bu yıl 45 milyon dolar daha yüksek. Doğrudan yatırımlarda 20 milyon dolar azalış var. Portföy yatırımlarında satışlar ağırlıkta. Bunun gibi kırılganlıklara dikkat etmek gerekir.” diye konuştu.
DIŞ BORÇLANMANIN GETİRDİĞİ RİSK
Ödemeler dengesi gelişmeleriyle beraber değerlendirmemiz gereken çok bağlantılı bir başka veriye de bakmakta fayda görüyorum. İkinci çeyrekte ekonominin yüzde 1,5 daraldığına dikkat çeken Prof. Dr. Ataman şöyle dedi:
“Cari fazla Türkiye’nin büyüme sorununu çözmüyor. Yüzde 5 büyüme hedeflenmeli ki işsizlik azalsın ve gelir artışı sağlanabilsin. Dış ticaret açığının finansmanının hangi yollardan yapıldığına dikkat etmek gerekir. Bunun dış borçlanmayla kapatılıyor olması elbette ekonomide riskler ve kırılganlıklar yaratıyor.”